7 Mart 2008 Cuma

TANRI’NIN ÖNÜNDE

Sığ suların ıssızlığında saklı
Bir çığlığım kendimde büyüyen
Fırtınayım,
Patlayasım var
Ve yıkmaya hevesim
Ardından durulasım var deniz gibi
Gem vurulan bir tayın
Öfke dolu yarınları
Ve gözlerinde sönen ışığım
Kırgın yanlarımda çoğalan
Ezilen bir halkın
Çığlığındaki küfürüm
Ne sarımsak ne soğan hesabı
Ve her ne zaman çıksam
Aşınmayacak kaldırımlarda
Üşenmeden yürümeye devam ederim
Satın almayacağım tüm cennetler
Papazlara hediyemdir
Siz oturun hurilerle
Ben Tanrı’nın dizi dibinde
Sessiz çığlıklarımla tükenen
Ömrüme ağlarım...

Hiç yorum yok: